FORMLAR
=> Daha kayıt olmadın mı?FORMLAR - RAMAZAN AYI
Burdasın: FORMLAR => DİN GÜZEL AHLAKTIR. => RAMAZAN AYI |
|
murat onay (Ziyaretçi) |
Siz Ramazan’dan ne beklerseniz, onu elde edersiniz. Ramazan’a “beslenme ayı” gözüyle bakanlar beslenirler. Ramazan’ın onlara getireceği sıcak pidedir, güllaçtır, ekmektir, ettir. Böyle bakanlar, Ramazan’dan kilo almış olarak çıkarlar. Ramazan’a “diyet ayı” gözüyle bakanlar diyet yaparlar. Ramazan’ın onlara getireceği daha hafif bir vücut, daha dar bir bedendir. Ramazan’a festival gözüyle bakanlar, direkler arası eğlence fasıllarında olduğu gibi Ramazan’dan haz devşirirler. Vur patlasın, çal oynasın havalarında karşıladıkları Ramazan’dan geriye, haz ve neşeleri kalır. Ramazan’a Kur’an vahyini bize armağan eden ilahi bir kredi olarak bakanlar ise, Ramazan’ı “derin insan”ın oluşturulmasında bulunmaz bir fırsat bilirler. Yüreklerinin yıkılan yerlerini yapmak, akıllarının tahrip olan yerlerini tamir etmek, iç dünyalarının su alan yerlerini tıkamak, bilinçlerinin bozulan yerlerini onarmak, iradelerinin kaybolan kısmını kazanmak, şahsiyetlerinin eksilen yerlerini tamamlamak için bir fırsat... İnsan bu. Yani “insan”, yani “unutkan varlık”. Kendini unutur, sorumluluğunu unutur, konumunu unutur, değerini ve haddini unutur. İslenir, paslanır, kirlenir, aşınır. Dolayısıyla insanın da yıllık bir bakıma ihtiyacı olur. Dahası, acıkan ruhlar doyurulmazsa, manevi ölümler başlar. İnsana midesinin açlığını haber veren enzimlerdir. Mide boş kaldığını bu enzimler aracılığıyla beyne iletir ve insan aç olduğunu fark ederek yiyecek arayışına girer. Fakat insan, ruhun açlığından, midenin açlığı kadar kolay haberdar olmaz. Çünkü ruhun enzimleri yoktur. Birçokları, ruh açlığından, manevi bir ölümle burun buruna geldiklerinden haberdar bile olmazlar. Kur’an’ın bir tabiri vardır: “Giydirilip yaslanmış kalaslar”. Nifak vs. gibi sebeplerle içi boşalmış, dışı içinden daha değerli hale gelmiş, ağaçlar gibi içinden çürümüş insan tipleri için kullanır Kur’an bu tabiri. Elbisesi kendisinden pahalı beşerler, içini satıp dışına yedirmiş sözde insanlar için. İşte Ramazan, insanın içinin boşalmasına karşı alınmış ilahi tedbirlerden sadece biridir. İnsanlara dış dünyalarını bir süreliğine iç dünyalarının arkasına atmalarını telkin eder. Ruh bakımını, beden bakımından öne almalarını telkin eder. Sosyal olarak Ramazan, insanın sahip olduklarının Allah tarafından ona sınav için emanet edilmiş değerler olduğunu hatırlatır. Paylaşabilenler, bu sınavı verecek olanlardır. Gönlünü Ramazan’a açanlar, elini ve kapısını da yoksula açar. İşte Ramazan, bütün bu boyutlarıyla, insanlığa açılmış ilahi bir kredidir. Bu krediyi kimileri har vurup harman savururcasına hovardaca harcayıp tüketir. Kimileri de alır ve onu katlayarak artan manevi bir sermaye haline getirir. Yoksullaşan iç dünyasını onunla zenginleştirir. Kimlik ve kişiliğini geliştirir. Duruşunu kavileştirir. Duygu ve düşünce katsayısını yükseltir. Bu ülkenin gerçek sahibi olan Müslümanlar, her Ramazan’ı bu toplumun yaralarını sarmak için bir seferberlik zamanı bilmelidirler. Sadece aç ve açıkların yardımına değil, aynı zamanda din ve iman bakımından da fakirleşmiş insanımızın yardımına koşmalıdırlar. Bu ülkedeki inanç yoksullaşmasının, maddi yoksulluktan çok daha vahim sonuçlar üreteceğini unutmamalıdırlar. IMF’den dış kredi, Dünya Bankası’ndan fon, Kızılhaç’tan karşılıksız yardım alabilirsiniz. Fakat din ve iman fukaralığına duçar olmuşsanız, hangi uluslararası kurumun kapısını vuracaksınız? İnanç yoksulluğunu ancak, iman, ahlâk ve erdem zenginliğiyle yenebilirsiniz. İşte Ramazan, o zenginliğin kaynaklarından biridir.(MUSTAFA İSLAMOĞLU) |
Cevapla:
Bütün konular: 23
Bütün postalar: 53
Bütün kullanıcılar: 54
Şu anda Online olan (kayıtlı) kullanıcılar: Hiçkimse
Bugün 251 ziyaretçi (348 klik) ile buradaydı.©