cennetyolu
CENNET YOLU. "Ki melekler, güzellikle canlarını aldıklarında: "Selam size" derler. "Yaptıklarınıza karşılık olmak üzere cennete girin." (Nahl Suresi, 32)
Buraya kadar, salih müminlerin dünyada güzel bir hayatla yaşatıldıklarını, korkuya ve hüzne kapılmadıklarını, sağlıklı ve huzurlu bir ruh haline sahip olduklarını gördük. Bu insanların Allah'ın rızasına uymalarından ötürü Allah'ın özel yardım, destek ve korumasını kazandıklarını, kötülüklerinin örtüleceğini, yaptıklarının en güzeliyle karşılık göreceklerini ve hiçbir haksızlığa uğratılmayacaklarını da Kuran ayetlerinden öğrenmiş bulunmaktayız. Dünya hayatına karşılık ahireti "satın alarak", Kuran'da geçen ifadeyle "güzel bir alışveriş" yapmışlar ve Allah onlardan, onlar da Allah'tan hoşnut olmuşlardır. Peki bu kişiler ömürlerinin sonuna ulaştıklarında ne olacaktır? Allah'ın takdir ettiği ölüm anı onlarla nasıl ve nerede buluşacaktır? İster iman eden bir kişi olsun, isterse Allah'ın ayetlerini inkar eden bir kişi, hiç kimse nerede ve ne zaman öleceğini kesinlikle bilemez. Bu gerçek Kuran'da şöyle açıklanmıştır: Kıyamet saatinin bilgisi, şüphesiz Allah'ın katındadır. Yağmuru yağdırır; rahimlerde olanı bilir. Hiç kimse, yarın ne kazanacağını bilmez. Hiç kimse de, hangi yerde öleceğini bilmez. Hiç şüphesiz Allah bilendir, haberdardır. (Lokman Suresi, 34) Bununla birlikte, ölümün müminleri nasıl karşılayacağını, canlarının nasıl alınacağını, ölümleri anında neler olacağını Kuran'dan öğrenme imkanımız vardır. Kuran'da bize bildirildiği kadarıyla, müminin ölümü çok yumuşak bir geçiş, anlık bir boyut değiştirme şeklinde olacaktır. Aynen uyku sırasında Allah'ın "bir tür ölüme sokmuş olduğu kişinin" (Zümer Suresi, 42) ertesi sabah uyanarak yeni bir güne başlaması gibi, mümin de ölümünde, bir anda "dünya" boyutundan sıyrılacak ve "ahiret" boyutuna geçecektir. Allah bu sıkıntısız ve rahat geçişi, Naziyat Suresi'nin 2. ayetinde görevli meleklere işaret ederek, "yumuşacık çekip alanlara" şeklinde haber vermektedir. Melekler, müminlerin canlarını almaya geldiklerinde aralarında geçen bir konuşma Nahl Suresi'nin 32. ayetinde ise şu şekilde anlatılır: Ki melekler, güzellikle canlarını aldıklarında: 'Selam size' derler. Yaptıklarınıza karşılık olmak üzere cennete girin. (Nahl Suresi, 32) Başka bir ayette de müminlerin ölüm anı şöyle tasvir edilir: Onları, o en büyük korku hüzne kaptırmaz ve: 'İşte bu sizin gününüzdür, size va'dedilmişti' diye melekler onları karşılayacaklardır. (Enbiya Suresi, 103) Görüldüğü gibi, dünyada güzel bir hayat yaşatılan müminin ölümü de güzel ve rahat olacak, ahiret hayatı meleklerin karşılamasıyla başlayacaktır. O andan itibaren dünyayla tüm ilişkileri kesilmiş ve kişi, Allah'ın huzuruna çıkmak üzere tesbit edilmiş bir yere yollanmıştır. Bunun devamında da mümini, en başından beri olduğu gibi rahatlık ve kolaylık beklemektedir. "İslam'da Cennet" hakkında ayrıntılı bilgi Kuran'da, hadislerde ve geleneksel tefsirlerde bulunmaktadır. Bu kaynaklara göre cennet sekiz ana kapı tarafından kuşatılmıştır ve her kapı birbirinden ayrılmış kademeleri temsil etmektedir. En yüksek kademe firdevs/adn Cenneti olarak bilinir. Yine bu kaynaklara göre; kıyametten sonra firdevs kademesine ilk olarak Hz Peygamberimiz (S:A:V) (Muhammed bin Abdullah), ardından sefalet içinde yaşayanlar ve sonra en dindar olanlar girecektir. Cennete girenlerin melekler tarafından Arapça selamlanacakları rivayet edilmektedir. "Ve her kapıdan melekler, onların yanlarına girerler. Sabretmenizden dolayı size selâm olsun. Dünya yurdunun sonucu ne güzel.’ (Ra'd 13:23-24) İslami metinler, Cennet'te ikamet eden ölümsüz kimseleri, mutlu - acıdan, üzüntüden, korkudan ve utançtan uzak - her dileği yerine gelen kişiler olarak tanımlar. Bu metinler, cennette yaşayan herkesin aynı yaşa (33 yaşında) ve aynı özelliklere sahip olacağını, pahalı cüppeler ve bilezikler giyeceğini, güzel kokacağını, altın ve değerli taşlarla bezenmiş divanlarda uzanırken paha biçilemez tepsilerle ölümsüz hizmetkarlar tarafından sunulan ziyafetlerde yer alacağını bildirmektedir. Metinlerde özellikle bahsedilen tüketim maddeleri: et, meyve, kokulu şarap ve sarhoşluk vermeyen içkilerdir. Bu kaynaklara göre cennettekiler kan bağı olan yakınlarıyla (bu kişilerin cennete girdiklerini varsayarsak) vakit geçirebilecek ve geçmişi hatırlayabilecekler. İslami metinlerde cennette yer alacağı rivayet edilen: yüksek bahçeler, gölgeli vadiler, kâfur veya zancefil kokulu pınarlar; su, süt, bal ve şarap nehirleri; tüm meyvelere sahip olan dikensiz ağaçlar; cennette barınmanın güzel olacağına işaret edilmektedir. Kuran'da ve hadislerde cennetteki bir günün dünyadaki bin yıla eşit olduğu, sarayların altın, gümüş, inci ve öteki değerli maddelerden yapıldığı, göz kamaştırıcı atların ve develerin yanında diğer yaratıkların da olduğu söylenmektedir. Bunların yanısıra çok büyük ağaçlar, miskten yapılmış dağlar, aralarından nehirler akan inci ve yakuttan oluşmuş vadilerden bahsedilir. Bahsi geçen dört büyük cennet nehirlerinin adları: Seyhan (Sir Derya) Ceyhan (Amu Derya), Fırat ve Nil olduğu'da rivayet edimektedir.. KUR-AN'DAKİ CENNETLER
|
|
|
Bugün 86 ziyaretçi (112 klik) ile buradaydı.©